MADALYON
&&& "İki zaman birleştiğinde değişim kaçınılmazdır"
&&& 1.Bölüm -"So Eun...So Eun....So Eunnnnn !" Sıranın üzerinden sıçrayarak ayağa kalktı..Karşısında elleri belinde sinirle ona bakan öğretmeni görünce kafasını öne eğip beklemeye başladı... -"Yine mi So Eun,dersler de uyumaktan ne zaman vazgeçeceksin sen?" -"Özür dilerim bayan Shin Yoo" -"So Eun,ben seninle ne yapacağım, ceza almaktan bıkmadın mı sen? So Eun dudak büküp kafasını yana eğdi,her zaman ki durum tekerrür ettiğine göre kabullenmekten başka seçeneği yoktu; -"Tamam,bugün nereyi temizleyeceğim,tuvaletleri mi?" Öğretmen bu vurdumduymaz öğrencinin tuvalet temizlese bile akıllanmayacağını biliyordu...Hiçbir öğrenciye vermediği cezaları ona vermesine rağmen, hala derslerde uyumaya devam ediyordu....Tam cevap verecekken birden durdu;aklına gelen şey onu gülümsetmişti; -"Hayır....bu sefer kütüphaneyi düzenleyeceksin..." -"Neee !" So Eun ardına kadar açılan gözleriyle öğretmenine bakarken hayalet görmüş gibi rengi atmıştı...Tüm bahçeyi temizleyebilirdi ama kütüphaneye gitmek,tam bir felaketti onun için... Öğretmeninin kararından vazgeçmesi için her yolu deneyebilirdi; -"Orası çok sıkıcı ama..." -"Eğlenmeye gitmiyorsun zaten,ceza alıyorsun..." -"Ama bayan Shin, ben tuvaletleri temizlesem olmaz mı?" -"Benimle tartışma So Eun,derste uyumaya devam ettiğin sürece orda çalışacaksın...." Dersten sonra arkadaşları eve giderken o kütüphanenin yolunu tutmuştu....Okulun zemin katındaki kütüphaneye daha önce hiç gitmediğini farketti So Eun,yolu buraya hiç düşmemişti... Aşağı inip büyük ahşap kapıları açarak kütüphaneye girdi...Girişin hemen karşısındaki danışma masasında uyuklar vaziyette oturan adamı görünce gülmemek için kendini zor tuttu.... Adamın yanına yaklaşıp kulağına eğildi; -"İyi günler...." Adamdan ses gelmeyince parmağıyla dürterek uyandırmaya çalıştı ama adam kıpırdamamıştı bile... -"Aman banane yaaa,uyusun böylece birşey yapmama gerek kalmaz..." Kütüphaneyi dolaşmaya başladı;ansiklopediler,ders kitapları,romanlar,klasikler....Ne kadar çok kitap var diye düşündü;kitap okumayı sevmeyen biri olarak bu kadar çok kitabın içinde olmak bunaltmıştı onu...Raflardaki kitaplardan birini eline alıp kapağını açtı; -"Bari resim falan olsaydı,karınca gibi yazıyla doldurmuşlar içini...." Kitabı tekrar yerine koydu...Elini geri çekerken kolundaki bileklik yandaki kitabın kapağına takılmış ve yere düşürmüştü....Eğilip kitabı yerden alırken adamı kontrol etti; -"Neyse ki adam uyanmadı,etrafa dokunmasam iyi olur..." Kitabı yerine koyarken kapağındaki kabartmanın kalktığını görünce telaşlanmıştı... Adamı gözlerken bi taraftan kalkan kısmı yerine yapıştırmaya çalıştı... Bastırdığı kısmın yerine yapışmaması bi tarafa diğer uçta kalkmıştı; -"Yaaa bir bu eksikti,ne yapıcam ben şimdi....Yerine koysam farkederlermi ki acaba ? Kimse okumuyordur bile bu kitabı..." Kitabı tekrar yerine koymaya karar verdi...Rafa yerleştirirken kalkık kısım yandaki kitaba takıldı...Onu çıkarmaya çalışırken kabartmanın alt kısmı açılmış, ve metal birşey yere düşmüştü.... -"Sen ne yapıyorsun burada?" Birden duyduğu sesle irkilip,geri döndü.Kapıda uyuyan adamı karşısında görünce korkusu daha da artmıştı...Gözü yerdeki metale kaydı; adamın görmesinden endişe ederek çaktırmadan ayağıyla rafın altına itti; -"Şeyyy benim adım Kim So Eun...Beni bayan Shin gönderdi..." -"Haa şu derste uyuduğu için ceza alan öğrencisin sen..." -"Evet o benim,size seslendim ama duymadınız.Bende etrafa göz atıyordum..." -"Anladım,burda sadece tarih kitapları var...Düzenlenecek kitaplar diğer tarafta,beni takip et..." Adam kapıya yönelince düşen şeyi almak için yere eğildi...Telaşla hızlı vurduğu için metal şey çok geriye gitmişti.... Yüzüstü yere uzanıp,kolunu rafın altına soktu...Eliyle bulmaya çalışırken;adam peşinden gelmediğini farkedip geri dönmüştü... -"Ne yapıyorsun öyle yerde?" -"Şeyyy küpemi düşürdümde..." -"Kulağında küpe yok ki !!!" -"Cebimdeydi,elimi çıkarırken düştü...Buldum zaten hadi gidelim...." Aradığını bulmuş olmanın verdiği huzurla rahat bir nefes aldı...Üzerini silkelerken elindekini cebine attı.... .......................... Eve döndüğünde akşam olmuştu...Kendisini kapıda karşılayan babasının yüzünde bildik bir ifade vardı; -"Dur tahmin edeyim,yine cezaya kaldın..." Ayakkabılarını çıkarıp babasının yanağına kocaman bir öpücük kondurduktan sonra içeri geçti; -"Sanada iyi akşamlar babacım,yemekte ne var çok acıktım ben ?" Babasının cevabını beklemeden mutfağa geçti;boş masayı görünce ellerini beline koyup,komik bir ifade takınmıştı yüzüne; -"Görevlerinizi aksatıyorsunuz bayım,bunu rapor etmek zorunda kalabilirim..." -"So Eun oyunu bırakta cevap ver;yine mi derste uyudun ?" -"Bugün yemek sırası sendeydi ama hiçbirşey yapmamışsın..." -"So Eunnnn.....!" So Eun geçiştiremeyeceğini anlayınca anlatmak zorunda kalmıştı; -"Tamam,tahminin doğru derste uyuduğum için cezaya kaldım.Ama merak etme bugün pis bi ceza almadım...3 saat boyunca kitaplarla uğraştım..." -"So Eun bu daha ne kadar devam edecek böyle..." -"Baba...gerçekten çok açım.Saatlerdir kitapların arasında debeleniyordum.No'lur daha fazla uzatma..." -"Lisede son senen,üniversiteye gidebilmek için çok çalışmalısın..." Genç kız derin bir soluk alırken babasına baktı; -"Gitmek istemediğimi söyledim baba..." -"Üniversiteye gidilecek küçük hanım..." -"Babaaaa..." -"Bu konuyu şimdilik kapatıyorum,ama kararım kesin;o üniversiteye gidilecek..." So Eun cevap vermedi;uzatırsa yine tartışacaklarını biliyordu..Babası masanın üzerindeki dosyaları çantasına yerleştirmeye çalışıyordu; -"Dolapta ramen var, onu ye..." -"Sen bir yere mi gidiyorsun ?" -"İşe dönmem gerek..." -"Bu saatte mi? -"İşler yoğun bu aralar, biliyorsun yeni bir anlaşma yapmak üzereyiz....Ben geç gelirim sen beni bekleme,kapıları kilitleyip yat..." -"Tamam dikkat et kendine..." Babası gittikten sonra dediği gibi kapıları kilitleyip üzerini değişmeden mutfağa geçti...Dolaptaki rameni pişirip televizyonun karşısında ki koltuğa gömdü kendini... Bir yandan yemek yerken diğer yandan kanalları değiştiriyordu...Birden aklına gelen şeyle kumandayı bırakıp elini cebine attı... Kütüphaneden aldığı şey bir madalyona benziyordu...Üzerinde gümüş işlemeli motifler ve zincir takmak için bir yer vardı...Kenarlarında silinmeye yüz tutmuş yazıları gördü;okumaya çalıştı ama yazı oldukça silik ve bilmediği tarzda bir alfabeyle yazılmıştı... Elini madalyonun üzerinde gezdirirken içini anlam veremediği bir ürperti kapladı....Bırakmak istiyor ama gözlerini ondan alamıyordu.... Çalan telefonla birlikte madalyonu masanın üzerine bırakıp ayağa kalktı;odanın köşesindeki telefonun yanına giderken gözü hala madalyondaydı... -"Alo..." -"So Eun benim Sung Min,nasılsın?" -"İyim sağol,niye bu saatte aradın birşey mi oldu?" -"Amcam aradı biraz önce, evde tek olduğunu söyleyip kontrol etmemi istedi..." -"Bakıcılık yapmanı istedi yani..." -"Yine mi tartıştınız siz?" -"Her zamanki şeyler işte...Bir daha ararsa endişelenmemesini söyle..." -"Tamam söylerim....İstersen geleyim,beraber film izleriz...." -"Sağol ama gerek yok..Hem yorgunum uyuyucam,kitaplarla uğraştım bütün gün..." -"Ceza modelin mi değişti..." -"Biraz öyle oldu...Neyse kapatıyorum sonra görüşürüz..." Telefonun ahizesini yerine koyarken masadaki madalyona kaydı gözü;normalden daha farklı gelmişti...Dikkatle tekrar baktığında bir madalyondu sadece...

Başkahraman olan Kim So Eun ile birlikte Güneykore tarihine yapacağım bu yolculukta bana eşlik etmek ister misiniz ?
|
|
 |
nurten akhan
5.12.2012 13:35
Bu roman üçlemeden oluşan Madalyon serisinin ilkidir...Üçleme üç farklı ülkede üç farklı zamanda geçiyor.İlki uzakdoğunun 16.yy da güçlü devletlerinden olan Joseon Hanedanlığında,ikincisi 1800'lü yılların başlarında Britanya Krallığının göz bebeği İngiltere'de geçiyor.Üçüncüsü ise bizim muhteşen geçmişimizin bir parçası olan Osmanlı topraklarında...Bu üç farklı zamanın üç farklı insanının tek ortak noktası ise romanın ismini aldığı Madalyon... |
|
|
|
 |
yigitermk körooğlu
13.10.2013 01:21
Vow kuvvetli bir başlangıç olmuş gerçek bir roman tadında okudum |
|
|
|
|

Bu Nedir? - En Popüler 100 Yazar
|