Su yatmış yüzükoyun yatağına, üzerine mavi yorganını örtmüş. Başbaşayız deniz, martılar ve ben. Deniz taviz vermiyor martılarından, üzerine çektiği yorganından;
yani maviden. Jonathan Livingston belki bu martıların arasındadır şimdi, ya da güneşe kalmıştır kilitli? Bilemiyorum. Yüzyıldır gönlümün sahilinde onu arıyorum;
bulamıyorum. Bir sandal, sandalın üzerinde bir adam, kürek çekiyor durmadan. Sordum; o da Jonathan Livingston'ı arıyormuş. Jonathan Livingston ortalarda yok; o da yüzyıldır bulamıyormuş. Bir kedi yanaştı yamacıma, "Eğil;" dedi, "bir şeyler söyleyeceğim kulağına." Eğildim, fısıldamaya başladı: "Jonathan Livingston göğün yedinci katında kurdu krallığını.
Eğitiyor yüzyıldır onun gibi milyonlarca martıyı." Ah Jonathan Livingston! Ah benim güzel martım! İyi midir rahatın?
Ah Jonathan Livingston!

|
|
|

Bu Nedir? - En Popüler 100 Yazar
|