Kozalak kokusu yayılırdı köyümün kışlalarına
Ben ise hep o haylaz köylü kızını arardım
Yağmurun çisesi düşerdi ya o güzelim saçlarına
Kar yağınca üşüyen ellerine yanardım
Özlemin sarardı ansızın
Benim ise hep feleğim şaşardı
Gülüşün yaylama can katar iken
Yaylanın en soğuk sularını içsem
Bile çare olmazdı ben hep yanardım
Ben serinliği sözlerin de
Ben esen rüzgarın saçlarını savurmasına
Ben nazlı ceylan gibi bakan gözlerine
Güller gibi kokan tenine
Özlemin kor bir ateş gibi yakışına tutulurdum
Rüzgar kokunu yayar hep inadına
Ben ise aşk sarhoşu olurdum
Zaman yanında su gibi akar iken
Anladım sensiz saniyelerin bile zulüm olduğunu
Hiç bir gözün senin kadar güzel bakmadığını
Hiç bir kalbin senin kadar sevgi dolu atmadığını
Düşünmezdim bilemezdim ben senin derdine düşmeden önce