|
Yönetmeliklerin amacı kamunun afet sonrası gücünün arttırılması ve yardım çalışmalarının sistemli hale getirilmesi. Yasalara göre (1999) yapıda can ve mal güvenliği sağlanacak, kaynak savurganlığına neden olan plansız, denetimsiz ve kalitesiz yapılanma önlenecek ve yapılaşmanın denetimi sağlanacak, yapı hasarı nedeniyle zarar uğrayanların hakları korunacak ve doğabilecek zararların tazmin edilmesi sağlanacak. Bu konu uzun zaman tartışılmış. Yapı üretimi konusu göz ardı edilmiş, yapı denetim tekelleri oluşmuş, yerel yönetime ait olması gereken yapı denetimi yetkilerini özel hukuk tüzel kişilere devredilmiş. Konu makro-ekonomi boyutundan uzaklaştırılmış, meslek kuruluşları konuya dahil edilmemiş. Uzman mimar ve mühendis kavramlarıyla, meslek grupları arasındaki eşitlik sorgulanmış. Yapı denetim kuruluşlarının kurulmasını, çalışmasını gerektiren kurallar ele alınmış. Mimar ve mühendisler denetim yapabilir gibi bir yaklaşımla sorumluluk yönetime devredilmiş... risk taşıyan binalara yönelik sorumluluk pek çok semtte yerine getirilmiş olsa da, kanun il sınırlarının dışındaki bölgeleri kapsamakta olsa da, gereksinmemiz daha büyüktü. Hizmeti yerelde yaymak anlamındaki kapasitemizin karmaşayı azaltmış olması destek bulmuş olmalıydı. Toplumsal tutum ve davranışlar ancak bir model tanımlar. Neye hizmet ettiğini söylemek zordur. Kültürel kimliği risk yönetimi bilgisini temel almak zorunda değildir. kaderci bir tavır hiçbir koşulda fazla yadırganmaz. Yazı ve edebiyat dilinde neler yazdık, bir yangın söndürdüm ben öyle, kendimi hazırladım ve korkmadım diyorum. Bir boğulma tehlikesi atlattım ama hayattayım diyorum. Kendi falıma kendim baktım. Buna hakkım var. Ben sıradan bir vatandaşım. Bu durumda belirleyici etken afet olmuş oluyor ama... Oysa farklı yönetim davranışları farklı ve daha olumlu sonuçlar elbette yaratır. Çok zor bir dönemden geçtik. İki yıldır salgın hastalıklarla uğraşıyoruz. Huzurumuz da kalmadı! Bilim kurulları, uluslararası kuruluşlar, ilgilil grup çalışmaları ön plana çıkartılacak gibi görünüyor. Acil yardım yasası sakınım çalışması ile desteklenmiş mesela ilk kez dünyada. Bu çalışmalar da gönüllülük esasına göre yürütülebiliyormuş anladığım kadarıyla. Bunların tanımsız bırakılması ise kabul edilemez bir durumdur. Akılcı sistematiğin geliştirilmesine doğan ihtiyaç gözden uzak tutulmamalıdır.
Bizleri sanatın suç ortakları yerine koyup ötekileştirmeyin, o halde. Karşıtlıklar bile birbirleri ile benzerlik gösteriyor ve dışarıdan seçilmesi zor bir fark meydana geliyor. Her birbiriyle karşılaştığında kendini ele veriyordu bu fark! Ekonomik boyutta kendini gösteriyordu. Küreselleşme, onun ötekisi gibi görünen küreselleşme, problematik kenetlenme yaşıyor sadece. Çözüm ve ya sorun açma bağlamında hafifleştirici olma özelliğinin ya önünü açacaksınız ya da küresel ölçekte işlemesine ket vurmuş olacaksınız.
HAYAT BİR EVE SIĞAR.
|