Hava soğuk, siyah gökten beyaz karlar yağıyor. İroni iliklerime işliyor. Bir melodi dudaklarımdan dökülen. Aşkla söylenipnefretle süzülen. Sızlatıyor tüm kemiklerimi. Boşa geçen ömrümün mor salkımlıçiçeklerine fısıldıyor. 'Ne oldu?' diyor. 'Değişen ne zamanda?' 'Peki nedir bu aksi pis kokulu hayatlarda işin?' Zihnim allak bullak, melodiye eklenen sözleri kaldıramıyor. Belki de hiç anlamıyor. Bedenim farklı tenlerde geziyor. Sürekli arıyor, doğruya yaklaştım derken ardımda bıraktığım nefeslerin heybetini hissediyorum. vuruyorlar sırtıma tüm güçleriyle. Ayaklarım yerden kesiliyor. Elimi uzatıyorum ama gidiyor nurdan kelebekler. Yetişemiyorum. Kırmızı yaşlar dökülüyor gözlerimden. Yerde hıçkırıklarımda debeleniyorum. Doğruyu bulmak adına seçtiğim yolun siyahlığını anlıyorum. Tüm haykırışlar yankılanıyor beynimde. Ağlıyor, ağlıyorum. Çarpıtılmış duygularım hayat gerçeğiyle yıkılıyor. Devam edemiyorum. Ne dal kalıyor tutacak, ne söz var ağzımdan çıkacak. Hayat belki aynı hızda akacak. Kalbim toprağa bakacak ve o pis, irin kokulu AŞKa yine kanacak!.....
|