Gecenin zifiri karanlığında göğü seyrederken buluyorum kendimi. Gözler görmüyor olsa da bilinen gerçeklere yoruyorum yıldızları. Yalnızlığa kanıyor yalanlara aldanıyorum. Göğün en büyülü nurani varlıklarına şaşıp kalıyorum. Tek başlarına dönüyor kimisi. Kimisi ise sadece parıldıyor durduğu yerde. Kimsi yoruluyor bırakıyor boşluğa kendini. Ardında nar-ı hayatı bırakıp sönmeye doğru hızla ilerliyor. Sanırım o da yalnız başına durmaya dayanamıyor. Bak yine çıktı o ayıp kelime ağzımdan. Yine hoyratça şükürsüzlük ettim. Yine olmaması söylenmemesi gerekeni yaptım ve söyledim. Kim ki yalnız. Yok yok yalnız değiliz de işte. Şu karanlığı yaran tek şey zihnimin oyunları ve birkaç böcek olunca dayanamıyorum. Yalnızlığa atıfta bulunuyorum. Her zaman da bu kadar acı gelmiyor ama. Hele ki bazen çok hoş oluyor. Canımın istediği yemeği yapıp istediğim şarkıyı açıp saatlerce yemeğe dalabiliyorum. Ne tuvalet sırası bekliyor ne de bağırarak şarkı söylemekten kendimi mahrup bırakıyorum. Hem kocaman yatağımda birini rahatsız etme düşüncesi olmadan deli gibi dönüp durabliyorum. Oh be diyorum. Işıktan rahatsız olacak diye karanlığa da dalmıyorum. Işıklar açık minicik bilgisayarımda dizi keyfi yaparken uykuya dalabiliyorum. Sabah sinirli de kalksam yadırgayacak kimse yok. Evet yeteri kadar kandırdım bugün de kendimi. Şimdi yatağıma yatıp deli gibi dönüp durabilirim. Ama neden huzurla dingin bir şekilde uyuyamıyorum. Yoksa deli gibi dönmelerim içimdeki fırtınadan mı? İstediğim yemeği yapıyorum dedim de yaptığım yemekler herkese hoş gelecek seçimler. Yemekte saatler geçirmem sıkıntımın iştahsızlığımın bir oyunu mu acaba? Çok keyif alsam bir anda yer bitirir miyim ki? Bağırarak şarkı söyleyebiliyorum bak bu çok keyifli. Ama ya evdeki derin, köhne sessizliği bozmak için mi ki? Yatarken de ışıkları açık bırakıyorum çünkü karanlık ve yalnızlık üst üste zor oluyor. Bir de sohbeti hoş biri yok ki kendimi bilgisayara hapsetmeyeyim güzel sözlerle, itinalı dokunuşlarla yatmak varken. Yine yaptım sanırım. Yine bir hoşnutsuzluk esiri özler, buğulu gözler, isyan kokulu sözler.
Ah be hayat Kısırdöngülerimden kurtulamıyorum Heyhat!
|