Parmağımı kaldırıyorum çünkü çaresizim. Görülebilmem için, fark edilmem için eyleme geçmek zorundayım. Duygularım ve kendimce özel diye adlandırdığım hobilerim, dinlediğim müzik, okuduğum özlü söz, sevdiğim bir kitabı okuduğumda duyduğum dejavu ve huzur hissiyatı... Bunlar benim varoluşumu destekleyen unsurlar. Keşfettiğim her yeni şey öz kimliğime doğru yola çıkıyor ve ona eklenerek beni daha güçlü yapıyor. Başkalarında da bunları görmek beni değersiz hissettiriyor. Tam tersi olması gerekirdi. Benim yaptığım şeyleri yapan insanlardan oluşan topluluklara girmek beni mutlu etmeli. Kenara itiliyorum. Yalnızlığı seviyor olmam sürekli yalnız olmayı seviyor olduğum anlamına gelmiyor. Yok sayılmayı hak etmiyorum. İnsan olmak çok zor. Keşke bambaşka bir varlık olarak hayat bulsaydım. Tek amacım yaşamak olurdu ve amacımı bulmak bu kadar zor olmazdı. Hala çocuğum ve hala kafam karışık. Parmağımı kaldırıyorum ama görünmezim. İlerleyememek çok acı verici. Başarma hissine muhtacım. İlerleyebilmek istediğim konularda yerimde sayıyorum. Kendinden metrelerce uzak olan yemeğine ulaşmaya çalışan salyangozum ben. Anlamlandıramadığım ve boşluk olarak nitelendirdiğim çok fazla duygu, düşünce barındırıyorum hala. Bana yönelik bir ses duymak istiyorum. Benim için üretilmiş bir ses dalgasının kulağıma ulaşmasını, reseptörlerimin bunu algılayıp beynimde bir tepkiye dönüştürmesini istiyorum. Tepki.
|