Hikayeler

FARKLI DÜNYA AYNI GÜNEŞ
Okunma: 1017
fatma nur afşin - Mesaj Gönder


 Cevher sokakta gün çoktan başlamıştı.Ulubatlı
ailesi bu sokağın eski sakinlerindendi.Baba Mehmet Bey erkenden işe gitmiş,anne
Aylin Hanım temizliğe girişmişti.Evin tek oğlu Selim ise çırak olarak çalıştığı
tamirciye gitmişti.Bu ailenin birde babaannesi vardı.Şerife Hanım her Eylül de
olduğu gibi yine bahçede salça kaynatıyordu.
-Ayliiiin,Aylin
nerdesin kızım?Yine geldi şu uğursuz hayvan.Tüy falan dökecek kazanın içine.Gel
götür şunu.
Aylin hanım homurdanarak merdivenden indi.Süs
köpeğini kucağına aldı ve kapı komşuları Jason ailesinin bahçesine bıraktı.
-Bizim bahçeden çıktığı yok ki hayvanın.Biz mi
besliyoruz onlar mı besliyor belli değil.Artık ne veriyorlarsa hayvana.Töbe töbee.
 O
sırada selim geliyordu.Annesinin Jason’lardan çıktığını görünce sordu.
-Hayırdır
anne?
-Yine
gelmiş köpekleri çiçeklerimizi eziyor.Vallahi bir daha gelirse götürür ormana
bırakırım.
-Bırak
anne uğraşma.Onların köpekleri bahçemizin talan ederken,o kendini beğenmiş
oğulları her gece alemlere akarken bir şey yok.Bize gelince yok efendim sesiz
konuşunuz,yok efendim bahçede mangal yapmayınız duman geliyor,yok efendim
arabayı girişin önüne parketmeyiniz bilmem ne.Ama dur yakında ben göstericem
bahçe nasıl talan ediliyor.
-Sen
onları bırak da niye erken döndün işten onu söyle?
-Arif
usta gönderdi.Ben biraz hastayım bugün evde yatıcam dedi.
-İyi
git babaannene yardım et.Boş durma.
-Odama
gidiyorum ben.
Selim işten kaçan biri değildi.Ama o gün Jason’ların
oğlunu tamircide görmüştü.Arabasını getirmişti ve Selim’den tamir etmesini
istedi.Selim çok gurulu bir çocuktu.Bunu gururuna yedirmek istemiyordu.Üniversiteye
gidememişti ama hayatı boyunca da bu şekilde yaşayamazdı.O gün işten izin
aldı.Odasına gitti.Kafasını yastığa koyar koymaz uyudu.Uyandığında akşam
olmuştu bile.Babası eve gelmişti.
-Selim
nerde,daha gelmedi mi yoksa?
Aylin hanım:
-Sabah
geldi o Arif usta yokmuş bugün.Yatıyor herhalde.Uyandırma sen çocuğu,ben yemek
pişince uyandırırım.
-Ne
uykusu yav bu akşam akşam.Çağır gelsin.Çağır gelsin tepemin tasını attırmasın
benim.
O akşam yemekte Mehmet Bey’in en sevdiği güveç
yemeği vardı.Aylin Hanım havanın sıcaklığından istifade sofrayı bahçeye
kurmuştu.Güveci tabaklara böldü ve salatayı almak için mutfağa gitti.Güzel bir yemek
olacağa benziyordu.Fakat Jason’ların köpeği yine iş başındaydı.Bahçe duvarını
aşıp masaya çıktı.Ve Mehmet Bey’in tabağını yalamaya başladı.Şerife Hanım o
sırada bahçeye çıkıyordu.
-Aboow.Yine
mi geldi melet.Yimeğen kokusunu aldı herhalde.Memeet koş yavrum al şunu.Allah’ım
sen günah yazma Yarabbim.
Mehmet Bey bu manzara karşısında daha fazla
dayanamadı.Köpeği tek eliyle yakaladı ve doğruca Jason’lara gitti.Kapıyı
yumruklamaya başladı.Kapıyı açan mr.Jason oldu.
-Ne
oluyor yahu?Niçin gürültü ediyorsunuz.
-Bana
bak Jason efendi.Ya şu köpeğini bahçemden uzak tutarsın yada ben uzak tutmasını
bilirim.
-Niçin
bağırıyorsunuz Mehmet efendi.Ne olmuş gelmişse.Ne zararı var küçücük hayvanın.
-Onu
bunu bilmem ben gönder şu iti.
Selim olanları odasının camından izliyordu.Babasının
gittiğini görür görmez aşağı indi.Zaten kavga etmek için fırsat kolluyordu.
-Ne
oluyor baba?Yine sorun mu çıkarıyor bunlar?
Ona cevap veren mr.Jason un oğlu David idi.
-Bu
sensin.Bi diyeceğin varsa gel bana söyle öyle bahçeden bağırmakla olmuyor o
işler.
-Gelirsem
ağzını burnunu dağıtırım senin.
Cevher sokak 2 dk içinde savaş alanına
dönmüştü.Neyseki mrs.Jason duruma el attı.
-Çok
özür dileriz Mehmet Bey.Ne yazık ki köpeğimiz pek yaramaz.Bir daha
gelmeyeceğine garanti ederim.
Aylin Hanım:
-Maria
hanım haklı Mehmet.Gel gidelim evimize.Akşam akşam olay çıkmasın.Mahallede
adımız çıkacak.
Her iki ailede eve girdiler.Ama bu sefer kavga
etme sırası Jason’lardaydı.mr. Jason
-Kaç
kere dedim sana almayalım şu köpeği diye.Hiç yoktan dert açıyor başımıza.Sen şu
köpekle ilgileneceğine oğlunla ilgilen biraz.Bil bakalım bu gün yine ne yapmış?
-Oğluma
olan ilgimi sorgulayamazsın.David David buraya gel.
-Ne
var anne?
-Ne
yaptın yine?Babanın her zamanki gibi tüm sorumluluğu bana attığı bir suç
işlemiş olmalısın.
David cevap vermedi.Çünkü suçluydu.Tüm gün
odasında oturmayı ve ebeveynlerinin siniri geçinceye kadar çıkamamayı
planlıyordu.Ne  yazık ki Ulubatlı ailesi
planlarını suya düşürmüştü.Onun yerine babası cevap verdi.
-Ben
söyleyeyim.Beyefendi yine içmiş içmiş.Birde o kafayla araba kullanmaya
kalkmış.Elektrik direğine çarpınca da ne tampon kalmış ne motor.
Mrs.Jason şok olmuştu.Hemen oğlunun yanına
gitti.Elleriyle yüzüne dokundu.
-Bir
şeyin var mı canım.Yaralanmadın ya?
-Hayır
anne iyiyim.
David bunları söyler söylemez yukarı çıktı.Babası
ile annesi aşağıda kavga ediyordu ama bu onun umurunda bile değildi.David’i
düşündüren selim olmuştu.Sabah arabayı çarpınca Selimlerin tamircisine
götürmüştü.Henüz tam olarak ayılamadığı için ağzına geleni söylemiş çocuğu
yerin dibine sokmuştu.Tüm bunlardan dolayı pişmanlık duyuyordu.Hatta ondan özür
dilemeyi bile düşündü.Ama Mehmet Bey kapıya dayanıp o şekilde bağırınca her
şeyi unutmuş hatta selimle ağız kavgasına bile girmişti.Birden sokak büyük bir
çığlık sesiyle inledi.David camdan bakınca sesin nedenini anladı.Bu komşuları
Saliha hanımdı.
-İmdat.Yetişin
komşular.Hırsızlar evime dadandı.Ocağımı yıktılar.Komşular yetişin.
Mr. Ve mrs Jason’un dışarı çıktığını gören David
de onlarla beraber  çıktı.Sokak
kalabalıklaşmıştı.Tüm ahali Saliha Hanım’ların evinin önünde
toplanmıştı.Ulubatlı ailesi de ordaydı.David çıkınca Selim ona baktı.Bir şey
söylemek istedi ve vazgeçti.Aylin Hanım doğruca Saliha Hanım’ın yanına
gitti.Koluna girdi ve bahçeye götürdü.Mehmet Bey o sırada mahalleliyi dağıtmaya
çalışıyordu;
-Dağılın,dağılın,panayır
mı oynuyor hadi işinize bakın hadi.
  Aradan
1 hafta bile geçmemişti.Tam sokak duruluyor,sakinleşiyor derken yeni bir haber
duyuldu.Bu sefer hırsızlar Cevher sokağın hemen köşesindeki marketi soymuşlardı.Başta
Jasonlar olmak üzere herkes korkuyordu.Kimse evinin kapısını kilitlemeden
yatmıyordu.Mehmet Bey Selim’i işe kendi bırakıyordu ve akşam da beraber
dönüyorlardı.mr.Jason ise David’in okul haricinde dışarı çıkmasını
yasaklamıştı.1 ay kadar böyle geçti.Her hafta başka bir ev soyuluyordu.Cevher
sokakta soymadıkları sadece Jasonlar ve Ulubatlı ailesi kalmıştı.Mahallede
herkes ya göç ediyor yada değerli bütün eşyalarını satıyorlardı.Şerife Hanım
hastaydı.Bu stresin onu daha fazla yormaması için Mehmet Bey onu memlekete
gönderdi.Her köşe başında polisler bekliyordu fakat nedense hırsızlar hiç
yakalanmıyordu.Artık birileri duruma el atmalıydı.Bir akşam David Ulubatlı
ailesinin evine geldi.
-Mehmet
amca.Babam sizinle bir şey konuşmak istiyor.Akşam bize gelebilir misiniz?
Mehmet
Bey:
-Peki
evladım,söyle babana akşam geleceğiz.
Aslında Mehmet Bey’ın de fikri buydu.Jasonları
akşam yemeğine çağırmak bu işe bir çözüm getirmek istiyordu.Akşam olunca
ailecek Jasonlara gittiler.Aslında sadece Mehmet Bey gidecekti ama Aylin Hanım
ve Selim’i evde yalnız bırakmak istemedi.Akşam yemeği sorunsuz geçti.Bir ara
Selim ve David tartışır gibi oldu ama Aylin Hanım ve mrs.Jason’un müdahalesi
ile iş tatlıya bağlandı.Mehmet Bey’in bir gözü camdaydı.Sürekli evi kolluyordu.mr.Jason
durumun farkındaydı.Biran önce söze başlamak istiyordu.
-Efendim,bildiğiniz
üzere sokağımız büyük bir tehlike altında.Her hafta evler soyuluyor ve hiç
kimsenin bir şey yaptığı yok.Bize düşen bu hırsızları yakalamak ve adalete
teslim etmektir.
Mehmet Bey:
-Elalem
evlerimize,namusumuza göz dikmişken bize oturup seyretmek değil savaşıp
kurtarmak düşer.Haklısınız.
Evde bunlar konuşulurken birden bir ses
duyuldu.Sanki bir şeyler yuvarlanıyormuş gibiydi.Bir an için herkes sustu.Mr.Jason
tam şöminenin yanındaki odunlardan birini eline almıştı ki David:
-Tamam
tamam sorun yok.Bizim yaşlı veli amcaymış.Zavallı gece gece dışarıda kalmış
belli ki.Çöp tenekesini devirmiş.gideyim de yardım edeyim. Selim:
-Dur,dur
bende geliyorum.
O gece anladılar ki küçük bir çıtırtı bile
onları korkutmaya yetiyordu.Derhal önlem alınması gerekti. Saatlerce hırsızları
nasıl yakalayacakları hakkında konuştular.Her gece iki kişi nöbet tutacaktı.Hırsızı
gören olursa çevreye haber verecek,diğerlerini uyandıracaktı.Aradan 2 gün
geçmişti.Ve nöbet sırası David ve Selim’e gelmişti.David selimin elindeki
silahı görünce şaşırdı.
-Amacın
ne senin?Hırsızları öldürüp hapse girmeyi mi planlıyorsun?
-Hayır.Seni
öldürüp suçu hırsızlara atmayı planlıyorum.Ödleklik yapacaksan gir içeri annenin
yanına git.Ben tek başıma da nöbet tutarım Evelallah.
-Yaa
tabi.Hırsızları gelince de bunları söyleyebilecek misin bakalım.
O sırada bir çıtırdı duyuldu.İkisi de konuşmayı
kesti.David yerde bulduğu bir sopayı eline aldı.Sırt sırta verip etrafı
gözlemeye başladılar.Selim bir şeyin ayağına dokunduğunu hissetti.Hemen döndü
ve 2 el ateş etti.Her şey bir anda olup bitmişti.David karanlıkta bir şey
göremiyordu.Selim ateş edince küçük bir çığlık kopardı.Selim de korkmuştu.
-David
iyi misin?Şşiittt iyi misin oğlum cevap ver lan?
Selim David’i vurduğunu sanmıştı.Neyse ki David
cevap verdi.
-İyiyim
iyiyim.Az kalsın ölüyordum.Dostum derdin ne senin?
-Bir
şey ayağıma dokundu.Panikledim ne yapayım.
Silah sesiyle tüm sokak ayaklanmıştı.1 dakika
sonra Mehmet Bey ve mr.Jason da geldi.Olayı açıklamaları bayağı uzun
sürdü..mrs.Jason elinde bir el feneri ile aşağı indi.David’e sarıldı ve onu eve
götürmek için geri döndü.Henüz 3 adım atmamıştı ki büyük bir çığlık
kopardı.Herkes yeniden paniklemişti.Mrs.Jason elindeki el fenerini yolun
kenarına doğru tuttu.Jasonların zavallı köpeği kanlar içinde yerde
yatıyordu.Selim’in ayağına dokunan oydu ve Selim ateş edince kurşun tam başına
isabet etmişti.Ertesi sabah selim mrs.Jason’dan özür diledi.Aylin Hanım sokaktaki
kan izlerini temizledi.David ve Selim köpeği bir poşetin içine koydular.Az ilerdeki
boş araziye götürdüler.Selim bir yandan çukur acıyor,diğer yandan da David ile
konuşmak için fırsat kolluyordu.
-Mrs.Jason
çok üzülmüş olmalı.Ama sende gördün bilerek vurmadım onu.Hırsız zannettim.
-Takma
kafana.Zaten aptal bir köpekti.Bana ateş etmediğin için seviniyorum.
-Saçmalama
lan.Şaka yapıyordum.Bu kadar korkacağını bilseydim silah almazdım yanıma.
-Korkan
kimmiş?Hırsızdan korktuğun için yanına silah almadın mı?
-Tamam
uzatma.Hadi getir şu poşeti de gömelim bitsin bu iş.
-Biliyor
musun Selim.Aslında hırsız içimizden biri.
-Ne
diyorsun oğlum sabah sabah.Adam kendi kendini mi soyuyor?
-İçimizden
birisi.Tüm evlere nasıl yakalanmadan giriyor.Kıymetli eşyaları yerini nasıl eliyle
koymuş gibi bulabiliyor.Neden öncelikle dul,yaşlı ve savunmasız insanların
evini soyuyor.Anlasana Selim bu işi bizim sokağı çok iyi tanıyan biri yapıyor.
David’in söyledikleri Selim’in aklına
yatmıştı.Eve gelinceye kadar bu konuyu konuştular.Hırsızın kim olduğu ortaya çıkarmak
için bir plan yaptılar.Ve bu plandan kimseye söz etmemek için söz verip
ayrıldılar.O gece saat 2 gibi buluştular.Ulubatlı ailesinin garajına girdiler.Selim
sokağın bir krokisini çıkarmış,hırsızın girdiği evleri işaretlemişti.
-Adam
evlere sırasıyla giriyor.Ve evlerden çaldığı eşyalar ev sahibinin maddi
durumuyla orantılı.Anlaşılan hırsızımız ev sahiplerini zorda bırakmak
istemiyor.Fakirin evinde çok değerli eşya olsa bile azını çalıyor.Yani bu
hırsız herkesi şahsen tanıyan birisi.
David krokiye baktı.
-Vay
be.Şaşırdım doğrusu.Nasıl da fark ettin bunca şeyi?
-Ee
zeki adamın hali başka oluyor.Sen ne yaptın bakalım?
-Sokakta
soyulmayan sadece ikimizin evleri kaldı.Akşam iki evin de elektrik ayarlarıyla
oynadım.Ve tamamını benim odanın ışık düğmesine bağladım.Onu indirdiğimde her iki
evinde bütün ışıkları yanar.Ben hırsız evdeyken ışıkları açacağım.Bir anda
ışıklar açılınca bocalayacak ve ne yapacağını bilemeyecek.
-Wow.Nasıl
becerdin evlerin elektrikleriyle oynamayı?
-Eee
ben üniversitede bunu dersini alıyorum.
Selimin yüzü birden değişti.Bu üniversite
sözünü ne zaman duysa böyle oluyordu.Ama bozuntuya vermedi.Mahallede oturan herkesin
bir listesini yaptılar.Teker teker elediler.Geriye sadece muslukçu Salih ve
çilingir Ali kalmıştı.Her ikisi de bu iş için uygun insanlardı.Selim:
-Kesin
muslukçudur.Bu sokağın su tesisatı arızalı o yüzden girmediği ev yok.Sonuçta
esnaf herkesle tanışıklığı da var.
David:
-Hayır
bu kişi çilingir olmalı.Sonuçta hırsızlık yapılırken evlerin kapısı hiç
zorlanmıyor,bu işi ancak usta  bir
çilingir yapar.
O gece hırsızın kim olduğu hakkında konuşmakla
geçti.Fakat bir fikir birliğine varamadılar.Zaten kim olduğunu ansalar bile
ispatlayamazlardı.Suçüstü yapmaları gerekti.Bir önceki hırsızlığın üzerinden tam
1 hafta geçmişti.Selim’in tespitlerine göre o gece hırsız Jasonları soyacaktı.Öğle
vakti yine buluştular.David:
-Bu
gece bizim eve gireceğini aileme söylemedim.Ama onların bu burada gece olmaları
çok tehlikeli.
-Sen
merak etme.Ben babamlarla konuştum.İade-i ziyaret olarak sizi davet edecekler.
-Harika.Öyleyse
planı son kez tekrar edelim.
-1
dakika.Öncelikle şunu söylemeliyim.Babam geçen polislerle konuştu.Söylediklerine
göre hırsız bir pikap kullanıyormuş.Önceki hafta polisler peşine düşmüş ama
yakalayamamış.
-Eh
ben sana dedim çilingirdir diye.Onun bir pikabı var değil mi?
-Evet
var.Bunu öğrendikten sonra bende çilingir Ali ustadan şüpheleniyorum.
-O
zaman plan değişti.
-Evet.Ben
bizim evin çatısında nöbet tutacağım.Hırsız arabayı sokağın başında bırakıyormuş.Hırsızın
eve girdiğini görür görmez sana haber vereceğim.Sonra pikabın yanına gidip,arabayı
bozmayı deneyeceğim.Ustam araba tamir etmekten çok bozmakta usta olduğumu
söyler.
-Evet.Ben
senden haber alınca hırsızı takip edeceğim.İçeri girdiğinden emin olunca da
elektriklerin hepsini birden açacağım.
-O
sırada hırsız panikleyecek.Sende hırsızın bir anlık boşluğundan yararlanıp onu enseleyeceksin.
-Ama
elimden kurtulursa ne olacak?
Selim:
-İşte
o zaman arabasına doğru koşacaktır.Ben arabayı bozduğum için çalıştıramayacak.O
arabayı çalıştırmaya uğraşırken bende onu yakalayacağım.
-Süper.Umarım
bir aksilik çıkmaz.
-İnşallah
çıkmaz.
Akşam saat 10 gibi herkes yerini aldı.Aileler
her şeyden habersiz gülüp eğleniyorlardı.Çünkü Selim ve David hırsızın
yakalandığını söylemişlerdi.Bu sayede rahatça planlarını yürüttüler.Selim nöbet
yerine geçti.Fazla beklemesine gerek kalmadan arabanın sesini duydu.Başına maske
geçirmiş bir adamın Jasonlara doğru geldiğini gördü.Hemen David’e cep
telefonundan mesaj attı.Ve arka yoldan dolanarak pikaba doğru gitti.O sırada David
hırsızı odasında bekliyordu.Selim’den mesajı alınca kapı aralığından
gözetlemeye başladı.Hırsızın eve girip üst kata çıktığını anlar anlamaz kolu
indirdi ve evdeki bütün ışıklar açıldı.Gerçekten de hırsız bunu beklemiyordu.El
fenerini yere düşürdü ve panikledi.David bunu fırsat bilerek saklandığı yerden
çıktı ve hırsıza doğru hamle yaptı.Ama o sırada elektrikler birden kesildi.David
ışık ayarlarıyla oynarken sigortaların atabileceğini düşünmemişti.Hırsız karanlıktan
istifade cebindeki çakısını çıkardı.David’i sol bacağından yaraladı ve kaçtı.Selim
arabayla işini çoktan bitirmişti.Artık arabanın çalışması imkansızdı.Hırsızın o
tarafa doğru koştuğu görünce d-David’in yakalayamadığını anladı ve hemen
saklandı.Hırsız arabaya bindi.Bir kaç defa denedi ama arabayı çalıştıramadı.O
sırada selim saklandığı yerden çıktı ve önceki nöbette kullandığı silahı
arabanın canımdan içeri doğrulttu.
-Çık
dışarı.
Hırsız hiçbir şey söylemedi.Arabadan
çıktı.Selim onu yakaladığını zannetti.Hırsız selim’in silahı bir an için indirmesinden
istifade ederek onun üstüne atladı.David topallayarak Selimlere yetişmişti ki
bir silah sesi duyuldu.Neyseki vurulan Selim değildi.Kurşun hırsızın omzunu
sıyırmıştı.2 dakika içinde Ulubatlı ve Jason ailesinin bütün üyeleri olay
mahalindeydi.Mrs.Jason David’i görür görmez bir çığlık attı.
-Oğlum
iyi misin?Çok acıyormu?Hemen ambulansı aramalıyız.
Aylin hanım:
-Polis
ve ambulans arandı.Merak etmeyin.
Aslında herkesizin merak ettiği başka bir şey
vardı.O da hırsızın kim olduğuydu.Mehmet Bey yerde kıvranarak yatan hırsızın
yanına gitti.Yüzündeki maskeyi çıkardı.Sonuç David’i de Selim’i de şaşırtmıştı.Çünkü
hırsız ne çilingir Ali usta nede muslukçu Salih’ti.Listeye eklemedikleri tek
kişi, mahallenin evsizi Veli amcaydı.Veli amca yaşını başını almış,bilge bir
adamdı.Yazları arka sokaktaki barakada kışları ise her gece başka bir ailenin
evinde uyurdu.Adeta sokağın akıl hocasıydı.David yanılmamıştı,kullandığı pikap
çilingir ustanın pikabıydı.Çaldıklarını ise arka sokaktaki barakasında
biriktiriyordu.Yapbozun parçaları birbirini tamamlıyordu.Fakat hainin o olduğuna
kimse inanamıyordu.Nasıl da kandırmıştı bu kadar insanı bunca sene.Neyseki
aradan 1 ay geçmeden Cevher Sokak’ta işler eski haline döndü.Eskisi gibi olmayan
tek şey Ulubatlı ve Jason ailelerinin arasındaki gerginlikti.Mrs.Jason ölen köpeğinin
yerine bir kedi aldı.Şerife Hanım memleketten döndü.David içki içmeyi
bıraktı.Ve Selim üniversite sınavlarına hazırlanmaya başladı.Artık her
cumartesi David,Selim’e ders çalıştırıyor,her pazar ise Selim,David’e saz
çalmayı öğretiyordu.


BU HİKAYEYİ BİRKAÇ AY ÖNCE BİR YARIŞMA İÇİN YAZDIM AMA OLMADI.UMARIM BEĞENİRSİNİZ.
fatma nur afşin



Yorumlar (3)
Ben Yazdım 23.8.2012 13:37
Hikaye okurken sonunda bi mesaj verecek diye bekledim ailelerin, çocukların arasındaki ilişkiler bunu gösteriyordu ama bir anda polisiyeye bağlandı.En sonunda her şeyin fazlasıyla yoluna girmesi pek beklenmedik bi şey değil ama fazla fazla iyi gitmiş işler.
Akış çok iyiydi, sağlam temellere dayalı sarsılmadan gitti yazı.Bundan sonraki yazılarda konuyu daha da netleştirirsen çok iyi olur. Bu yazıya kötü denilemez fakat daha iyileri de yazılabilir. :)

fatma nur afşin 23.8.2012 13:42
ben bu hikayenin devamını yazmak istiyorum.aslında vermek istediğim mesaj vardı ama pek olmadı sanırım.yorumunuz için teşekkürler:) ben daha liseye gidiyorum ve bu yazdığım ilk hikaye.bu yüzden hatalarımı görmezden gelin lütfen:)

Ben Yazdım 23.8.2012 15:09
hatalar tabi görmezden gelinebilir. ayrıca bende lise öğrencisiyim ama daha bir tane bile hikaye yazabilmiş değilim anlatabildim mi :) bende sadece şiir var :D


İçeriği Paylaş

Arkadaşını davet et
Adınız Soyadınız:
Arkadaşınızın e-mail adresi:

Popüler Yazarlar
   YazarPuan
1 .. .. 7160
2 Eyyup AKMETİN 5497
3 Firari Fırtına 5060
4 Mustafa Ermişcan 4472
5 Hep de Böy 4316
6 Hasan Tabak 4160
7 Nermin Gömleksizoğlu 3777
8 Ömer Faruk Hüsmüllü 3700
9 Uğur Kesim 3529
10 Sibel Kaya 3471

Bu Nedir? - En Popüler 100 Yazar




Özgür Roman

Romanlar- Hikayeler - Denemeler - Senaryolar - Çocuk Kitapları - Şiirler - Günlükler - Yazarken - Röportajlar - Forum - Biz Kimiz? - RSS

Çevrimiçi Kullanıcı Sayısı:4874 
 Özgür Roman üyelik sözleşmesi için tıklayınız 

© Özgürroman 2008 - 2011 - info@ozgurroman.com