Bazen denilenleri anlamamak insanı öldürecek gibi olur. Sana “diyor mu, demiyor mu?” sorusunu sordurur. Bu soruya cevap vermek, iki yolu ayırt etmektir; öyle ya da değil. “Değil” i seçersin, “öyle” olduğunu zannedersin. “Öyle”yi seçersin “değil “ olduğunu hissedersin. Bir seçim bu kadar mı zor olur? Ama gerçeği bilmeden seçim yapmak olmaz. “Değil” demek, seni hayal kırıklığına iter, boşluğa sürükler, kaybolursun insanların kişiliklerinde. Artık kim ne derse iki yönlü düşünmeye başlarsın “Öyle” ya da “Değil”. “Öyle” demek, içinde yine bir “değil” şüphesi bıraksa da artık mutlu olabileceksindir, hayal ettiğini yaşayabileceksin, sakin bir hayatı mutluca yaşayabileceksindir. “Değil” i yaşıyorsan vazgeçmeyi düşünürsün artık kimseyi umursamaz sadece ileriye bakarsın. “Öyle”yi yaşıyorsan ileriye değil şimdiye bakarsın. İnsanları önemsersin, onlar ve dedikleri vazgeçilmez olmuştur artık senin için. Hayata mutlu bakarsın, çevrendeki güzelliklerin farkına varırsın. Sen ağaçları yemyeşil, gökyüzünü masmavi, suyu berrak ve tertemiz görürken, “Değil” i yaşayan ağaçları simsiyah, çiçeksiz ve yaşlı, gökyüzünü kara bulutlardan oluşmuş bir cehennem, suyu ise çamurlu bir bataklık olarak görür. İki insan için dünya ikiye bölünmüştür; “Öyle” ya da “Değil”!..
|