Ruhum silikleşmiş gibi hissediyorum. Sanki biri çok kötü bir silgiyle silmeye çalışmış. Sadece izlerini görebiliyorum. Şu sıralar böyleyim. Yüzümde hep aynı ifade var. Enerjik olduğum sabah saatleri, yerini bayılacakmış gibi hissettiğim öğlen ve akşam saatlerine bırakıyor. Yazmadığım için böyle hissediyor olabilirim. Yazmak içimdeki birçok şeyin rengini tazeliyor, dolgunluk kazandırıyor. Hayatımda çok fazla insan yok. Bu yüzden minnettar olabileceğim kişi sayısı da az. İlki annem. ikincisi de psikoloğum. Babam demediğim için ben de üzgünüm ama diyemeyeceğimin farkındayım. Psikoloğumla bir seneden fazla bir süredir seans yapıyoruz. O olmasa şu an bu halde olabileceğimi düşünmüyorum. Özgüvensiz, depresif, sinirli biri olurdum. Aslında özümde zaten öyle biriyim ama bu özelliklerim daha baskın olabilirdi ki bu hem benim hem de çevremdekiler için çok yorucu olurdu.Onunla konuştuğum zaman yorgunluğumu bir nebze de olsa atabiliyorum. Bu atma olayı onu yok sayarak değil var sayarak ve bunun üzerine ortak bir şekilde düşünerek oluyor zaten bu yüzden de beni rahatlatıyor. Kendime dair iyi düşüncelerimi, paslanmış raflarla dolu bir kitaplıktan alıp bu ana getiriyor. Gerçekten ona minnettarım. Umarım sizin de minnettar olabileceğiniz birileri vardır hayatınızda.
|