Seni uzaktan, bir arkadaştan tanırdım önceleri. Melek gibi bir yüzün, ince zekan vardı, yabancıydın. Alay ederdin tüm erkeklerle. Onlar bilmez devam ederlerdi saçmalıklarına. Sonra tanıştık bir gün. Kader midir, neticelendiren sonuçları sonuçlara? Seninle tanıştığım o gün o kadar önemli bir gündü ki! Çok önemli bir dostluğun başlangıcıydı belki ama benim için değişimi simgeliyordu.
Çok başkaydın sen! Bana hayranlık duyan gerçek insanlardandın. Yalan yoktu eğlencemizde, üzüntümüzde, sınavlarda kopya çekmelerimizde, firarımızda okuldan. Zor bir zamandı ikimiz içinde. O kadar benzemezdik ki birbirimize, tamamlıyorduk karakterimizin en eksik yönlerini. O kadar sahiciydi ki dostluğumuz! Önceki yalanlar, sahte arkadaşlar, üzüntülü anlar, korkularımız, kayıplarımız tek tek silindi. Biz vardık. Aslında biliyorsun musun ? Senin ona, benim ona hiç ihtiyacımız yoktu.”Bugün makyajınız bile aynı olmuş” demişti bir arkadaşımız. “Birliktemi uyudunuz?” demişti, bizde aynı anda “evet” demiştik. Gerçekti!
Bir gün demiştim sana “ her şey değişecek bir gün, seni üzenler olmayacak hayatında”. Sen inanmamış, söylediklerimin çok uç noktalarda şeyler olduğunu, hayal ettiğimi söylemiştin.
Şimdi güzel bir dünyadasın dostum, biliyorum.
En güzel anında hayatının bende vardım, düğünündü bu. Çok mutluydun. Bende mutlu oldum mutlu olduğun için.
Senin yaşamak istemediğin günler oldu dostum. Sancılı anlarında hep yanında olmamı istedin. O anlarında bir gün, ben senin hayatını sende benim dünyamı kurtarmıştın hatırlarsın! Değişimim seninle başlamıştı gerçek anlamda, sen bana hayrandın, bende sana. O anlar gibi hiçbir zaman olmayacağız dostum onu biliyorum ama seni her gördüğümde gözlerinin içindeki –biz- hiçbir zaman silinmeyecek onu biliyorum.
En güzel ve en iyi dostuma…
Hayatta hep mutlu ol.