umut berker  Mesaj Gönder

Popülerlik
Özgür Roman Sıralaması: 57 Puanı: 1124

4 Haziran 2009 Perşembe 
Temaşa-i Hafakan...
Okunma: 2462

Bugün sabah işe geldiğimden beri yapmadığım şebeklik kalmadı. Herkesle uğraştım, kendimle dalga geçtim, komik olaylar anlattım, espriler yaptım, taklitler yaptım, güldürdüm, güldüm, güldüm, güldüm… Hatta abarttım. Çünkü canım çok sıkkındı. Neden böyle olurum bilmem ama ne zaman canım çok sıkkın olsa dışa vurumu hep böyle olur. Herşeyle, herkesle dalga geçmeye başlarım. Abartı bir enerjiyle gülerim, çocuksu, saçma sapan espriler yaparım hatta bazen bunaltırım çevremdekileri. Bundan çok da hoşlandığım söylenemez. Zira normalde pek çocuksu bir mizaca sahip değilimdir. Gerçi o kadar değişken bir benliğim var ki tam olarak hangi mizaç gerçek beni yansıtıyor veya bende gerçekten “gerçek ben” diye bir şey var mı, ondan da pek emin değilim.

 

Evet, çok canım sıkkındı bugün. Bu yüzden sanırım insanların dikkatlerini bunalmış gözlerimden, saçma sapan esprilerime; gerilmiş yüzümden, olur olmaz gülen dudaklarıma çekmeye çalıştım istemsizce.  Bu bir tür refleks olarak gelişen bir nefsi müdafa sanırım. Çok sıkkın olduğumda çevreye umursamaz, coşkulu, alaycı bir tavır sergilemek… İnsanların asıl hissiyatımı görmelerini engellemeye çalışmak. Böylece beni üzen şeyleri, zayıf noktalarımı anlamalarını ve bunları günün birinde bana karşı kullanmalarını engelleyebiliyorum. Bu zamana kadarki hayatımda takınmam gereken güçlü maske hep bunu gerektirdi. Hissiyatlarımı belli etmemeyi öğretti. Sanırım buna hala istemsizce devam ediyorum.

 

Belki de sıkıntımı unutmak için beynimin sorunları düşünmesini engellemeye çalışıyorum ve onları geri plana iterek saçma sapan şeyler üretiyorum. Her şeye gülüyor, herşeyi hafife alıyor ve kendimce önemsizleştiriyorum. Belki de sorunlarımla baş etmeye çalışan beynimin yapmış olduğu bir yer açma işlemi bu. Canımı sıkan ve yer kaplayan sorunlarımın önüne önemsiz espriler ve alaylar iteleyerek sıkıcı kısmın geri plana atılmasını sağlıyor ve ön planda yer açıyor. Belki de bu geçici bir rahatlık sağlıyor.

 

Veya sorunlarımdan kaçıyorum. Onları görmezden gelmek için şımarıyor, kendi kendime gülüp eğleniyorum. Onları hafife alıp dalga geçiyor, bu alaycılığın arkasına korkuyla sinmiş küçük çocuğu bu korkunç görünümlü sorunlarla yüzleşmeye hazırlarken onları oyalıyorum. Böylece sonunda hazır olup sorunlarla daha güçlü yüzleşiyorum.

 

Her ne sebeple olursa olsun bugün çok şımardım. Çünkü canım çok sıkkındı. Evet, bugün benim canım sıkkındı ve bir şekilde bunu perdeledim. Sakladım sıkıntımı, belki başkalarından, belki kendimden… Ama bu sorunların, sıkıntıların çözülmesini sağlamıyor. Eninde sonunda yüzleşmek gerekiyor bu canavarlarla. Sanırım artık hazırım. O zaman… Hadi başlayalım…


Yorumlar (7)
Sessiz Gemi
Olsun, arada bir çocukluk yapmak gerekebiliyor. Dozajı hiç önemli değil, çünkü çocuklarda dozaj diye bir şey yoktur:) İçimizden geldiği gibi davranabilmek de önemlidir. Bu çocukça olsa dahi...
Fakat sıra sıkıntılarla yüzleşmeye geldiğinde ortada ne çocuk kalıyor ne de eski sen... Yüzleşmek zor, hele yüzleştikten sonra galip çıkmak daha da zor. İnşallah nereden, nasıl başlayacağını biliyorsundur. Bu gerekli olacak çünkü.

umut berker
bu konuda bir hayli deneyimliyim aslında... :) yalnız bu çocuksu tavrım kendimce sıkıntılarla başa çıkma yolumun başlangıcı sanırım. bu şekilde kendimi rahatlatmaya çalışarak başlıyorum boğulmaya. yani tek yönlü bir mizansen bu. hiçbir esprime aslında gülmüyorum. hiçbir tavrım gerçekçi değil. ağlamamak için gülmek gibi birşey... anlatması biraz zor, tam beceremiyorum...

Sessiz Gemi
Kendimizi kandırmak ya da oyalamak gibi bir şey mi? Dertlerimizi birazcık da olsa unutmak veya bastırmak için kullanılan bir yöntem.

umut berker
evet sanırım onun gibi birşey. bu farkında olmadan geliştirdiğim ve istemsizce devreye giren birşey. bir korunma refleksi gibi. sanırım geçmişteki kötü tecrübelerimden kaynaklanıyor.

Nermin Gömleksizoğlu
Kendini güçlü göstermek kendine karşı sadece... Ben güçlüyüm hiçbir şeyi umursamıyorum, herşeyle başedebilirim...Aslında dediğin bu farklı birşey, belki rahatlamak bir süre ama bu aslında yavaşça bir birikim haline geliyor ve biz bunu farkedemiyoruz sadece...

bugra acar
Tek bir önerim var sana ;
Bahsettiğin o masum, şımarık, küçük çocuk var ya ; ona söyle gerçek senin problemine bir göz atsın...

Sessiz Gemi
Ama diğer yandan da çocukluk yapmayı bırakmasın. Yoksa dertlerden boğulabiliriz...


İçeriği Paylaş

Arkadaşını davet et
Adınız Soyadınız:
Arkadaşınızın e-mail adresi:

Popüler Yazarlar
   YazarPuan
1 .. .. 7184
2 Eyyup AKMETİN 5633
3 Firari Fırtına 5098
4 Hep de Böy 4776
5 Mustafa Ermişcan 4489
6 Hasan Tabak 4182
7 Nermin Gömleksizoğlu 3801
8 Ömer Faruk Hüsmüllü 3724
9 Uğur Kesim 3550
10 Sibel Kaya 3499

Bu Nedir? - En Popüler 100 Yazar




Özgür Roman

Romanlar- Hikayeler - Denemeler - Senaryolar - Çocuk Kitapları - Şiirler - Günlükler - Yazarken - Röportajlar - Forum - Biz Kimiz? - RSS

Çevrimiçi Kullanıcı Sayısı:997 
 Özgür Roman üyelik sözleşmesi için tıklayınız 

© Özgürroman 2008 - 2011 - info@ozgurroman.com