Sabaha karşı daha güneşin kıçında pireler uçuşurken hâla, bir elinde şarap şişesi bir elinde bağlamayla çöküp balkon ışıklarının altına, kendi fon müziğinle kavrulmak güzeldir bu şehirde. Demlenmeye meyilliyse helede kafan şekersiz içilir ince belliden bu zehir. Kıçın karıncalanmaya başlar tabi bir süre sonra kaldırım taşlarına alışmamışsan hâla sıkıntıya gerek yok oda olur.Sonraysa o geceki mesai saatinin sonuna doğru gelirken önce tüm seyircilere protokol usulü selam verdikten sonra sızmaya ramak kala evin kapısına varmak gerektiğinden peltek adımlarla sahne terkedilir bir kez daha. Bir gecenin daha kıçı boyanmıştır işte eskilerin özenti panzur pembesine 'Satılık' olmaması ne kadar acı sizler için...
|